I. GİRİŞ
Şehir hayatının yeni ve keyifli bir ulaşım aracı olan elektrikli scooterlar artık birçok noktada karşımıza çıkıyor. Her ne kadar, bu hizmeti veren şirketler ve kanun koyucu tarafından çeşitli sınırlamalar getirilse de etkin bir denetim olmaması, bu araçları toplum için zaman zaman tehlikeli hale getirebiliyor.
Geçtiğimiz süreçte, gerek bu araçların yaya geçişini engelleyen ve hatta dükkan kapatmayı dahi zorlaştıran şekilde bağlanmaları gerek trafik kazalarına karışmalarına ilişkin medyaya da yansıyan çeşitli olaylar yaşandı. Bu sebeple yazımızda, bu araçların getirilen yasal düzenleme sonucu nasıl kullanılmaları gerektiğine ve sorumluluğun hangi tarafta olacağına ilişkin bilgiler verilecektir.
II. ELEKTRİKLİ SCOOTER NERELERDE KULLANILABİLİR?
Elektrikli scooterlar hakkında Nisan 2021’de yayınlanan yasal düzenleme bu soruya açıkça cevap veriyor. Uygulamada her ne kadar aksi yönde kullanımlar mevcutsa da, bu araçların;
- Yaya yolunda,
- Otoyol, şehirler arası karayolları ve azami hız sınırı 50 km/s üzerinde olan karayollarında,
- Ayrı bisiklet yolu veya bisiklet şeridi varsa taşıt yolunda sürülmesi, yasak.
Dolayısıyla kullanıcıların, bu araçları kullanırken ilk olarak kullanım alanına – tercih ettikleri yollara- dikkat etmeleri gerekir. Aksi takdirde, verdikleri zararın aksini ispatlama noktasında daha başından dezavantajlı konumda olacaklarını söyleyebiliriz.
Kullanıma ilişkin diğer yasaklar ise şu şekilde;
- İkiden fazlasının taşıt yolunun bir şeridinde yan yana sürülme
- Başka bir araca bağlanarak, asılıp tutunarak sürülme
- Akrobatik hareketler yapılarak sürülme (izin alınarak yapılan gösteriler hariçtir.)
- Manevra için işaret verme halleri dışında tek elle sürülme,
- Kamu nizamını bozacak, özel mülkiyeti ihlal edecek ve yayalar, engelliler veya hareket kısıtlılığı olan kişilerin güvenli ve bağımsız hareketlerini, araç ve yaya trafiğini engelleyecek şekilde park edilme,
- Diğer araçlar izlenirken, geçilirken, manevra yapılırken; karayolunu kullananların hareketini zorlaştırıcı, tehlike doğurucu davranışlarda bulunulma,
- Sürücü dışında başka kişilerin taşınma,
- Sırtta taşınabilen kişisel eşya harici yük ve yolcu taşınma.
III. ELEKTRİKLİ SCOOTER KULLANIRKEN SORUMLULUK KİMDE?
Elektrikli scooter kullanan kişilerin, kullanım sırasında trafiğin bir parçası olması nedeniyle tıpkı bir motorlu araç sürücüsü gibi trafik kurallarına uygun davranmaları gerektiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bu sebeple anılan kişilerin trafik kurallarına aykırı davranışlarından ve bunların sonuçlarından sorumlu olduğu açıktır. Nitekim paylaşımlı elektrikli scooter hizmeti veren platformları, kullanıcı sözleşmelerinde çoğunlukla sorumluluğu kullanıcılara yükleyen hükümlere yer vermektedir.
Bu noktada akıllara her olayda tüm sorumluluk elektrikli scooter kullanan kişide mi, sorusu gelmektedir. Cevabımız, hayır. Gerek elektrikli scooter’a ilişkin yasal düzenleme gerek ilgili diğer mevzuat uyarınca, sorumluluğun kullanıcıda olmadığı veya verilen zararın paylaşılacağı haller de söz konusu olabilmektedir.
İlk olarak kullandığınız paylaşımlı elektrikli scooter platformunun sağladığı imkanlara bağlı olarak, sigorta seçeneğinden bahsedebiliriz. Söz konusu sigorta, poliçe şartlarına göre değişkenlik göstermekle birlikte sebep olunan zararın bir kısmını veya bazı hallerde tamamını sizin adınıza karşılayabilir.
İkinci seçenek ise, elektrikli scooter kullanımında, hizmet veren platformların “kusursuz hizmet verme yükümlülüğü”. İlgili yasal düzenleme, yetki belgesi ile hizmet veren platformların “hizmetten yararlananlara kusursuz hizmet vermek zorunda olduğunu, kusursuz hizmetin, hizmetten yararlananların hakkı olduğunu” açıkça ifade ediyor. Bu durumda, bir kullanıcı olarak yaşadığınız olayda, ister zarar veren ister zarar gören olun, kusurlu bir hizmet aldığınızı ve zararın kusurlu hizmetten meydana geldiğini ispat etmeniz halinde, somut olayın niteliğine göre kısmen veya tamamen sorumluluktan kurtulabilirsiniz.
IV. SONUÇ
Yazımızda elektrikli scooter kullanımına ve bu kullanım sırasında doğabilecek zararlardan sorumluluğun kimlerde olabileceğine ilişkin görüşlerimizi belirttik. Bu kapsamda varılan sonuçların ilki, elektrikli scooter kullanımında, mevzuata uygun yolun kullanılması gerekliliğidir. Aksi takdirde, nasıl bir otomobil sürücüsü yaya yolundan gittiğinde kusurlu ise, elektrikli scooter kullanıcısı da benzer sorumluluk ile karşılaşacaktır.
İkinci ve en önemli sonuç ise, bu araçların kullanımı sırasında bir zarar meydana geldiğinde, kullanıcıların tüm sorumluluğun kendilerinde olduğuna dair kullanıcı sözleşmelerinin aksine, her durumda tüm zararlardan sorumlu olmadığı ve hukuki savunma gerekçeleri olduğudur.
Özetle, her olayın kendine özgü bir yapısı olduğu göz önüne alındığında, elektrikli scooter kullanıcılarının bir araç sürücüsü konumunda olduğu, kural olarak trafikteki davranışlarından sorumlu olduğu ancak bunun aksinin ispatlanabileceğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Konuyla ilgili bilgi almak için iletişim sekmesinden büromuza ulaşabilirsiniz.