Dava İncelemesi : FC Barselona vs. Barca Tekstil

 

I. GİRİŞ

Geçtiğimiz haftalarda, “FC Barcelona’dan bir Türk şirketine dava” başlığı ile medyaya yansıyan haberde; İspanyol futbol kulübünün ile ticari unvanı Barca Tekstil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. olan ve Şişli/İstanbul’da faaliyet gösteren şirket arasında Türk şirketi tarafından tescil edilmiş olan “Barca” markasının hükümsüzlüğü konulu bir dava olduğu belirtildi.

Haberde yer alan bilgilerde; FC Barcelona’nın dünya çapında “Barça” adı ile tanındığı ancak bu isimle Türkiye’de kulüp adına bir marka tescili bulunmadığı, diğer yandan Türk şirketinin birçok ülkede markasını tescil ettirdiği ancak İspanya’da markasını tescil ettiremediği, son olarak da FC Barcelona’nın Türkiye’de yaptığı marka başvurularının karşı taraf olan Türk şirket tarafından itiraz yolu ile engellendiği, yer almaktadır.

Bu bilgiler ışığında, söz konusu dava dosyasını, marka konusunda daha önce değinmediğimiz ancak uluslararası sözleşmeler tarafından koruma altına alınan “tanınmış markalar” hususuna değineceğiz.

II. TANINMIŞ MARKA NEDİR ?

Tanınmış markanın, kanun koyucu tarafından kesin bir tanımı mevcut olmamakla birlikte 2005/476 E. 2005/483 K. sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında;

“Tanınmış markaların tespiti konusunda çeşitli kriterler geliştirilmiştir. Bu nedenle markanın promosyon sonucunda kazanılan herkesçe bilinme durumunun dikkate alınması, toplumun önemli bir kesiminde belirli bir mal ve hizmete ilişkin olarak gerekli çağrışımı yapabilmesi, en azından o markanın kullanıldığı emtiaları tüketen orta düzeydeki alıcılar açısından tanınması,emtia söylenildiğinde akla o markanın gelmesi, ait olduğu sektörde iyi bilinen ve geniş bir dağıtım, pazarlama ağına sahip olması gibi özellikleri taşıması gerekmektedir.” denilerek tanınmış marka kavramının genel çerçevesi çizilmiş devamında ise tanınmış markanın tanımı yapılmaya çalışılmıştır. Bu doğrultuda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu nazarında tanınmış marka ;

” bir kişi veya teşebbüse sıkı sıkıya bağlı, garanti, kalite, kuvvetli reklam ve yaygın dağıtım içeren, müşteri, akraba, dost ve düşman ayırımı yapılmaksızın, coğrafi sınır, kültür ve yaş farkı gözetilmeksizin aynı çevredeki insanlar tarafından refleks halinde ortaya çıkan bir çağrışımdır.” şeklinde bir tanıma haiz kılınmıştır.

Söz konusu tanım ışığında, tanınmış markanın unsurlarını sıralamak gerekirse;

  • bir kişi veya teşebbüse sıkı sıkıya bağlılık
  • garanti, kalite, kuvvetli reklam ve yayın dağıtım içerme
  • marka – teşebbüs/kişi ilişkisinin topluluk tarafından (herhangi bir yönlendirme olmaksızın) kendiliğinden ortaya çıkabilir olması

söylenebilecektir.

III. TANINMIŞ MARKA KORUMASI : PARİS SÖZLEŞMESİ

Paris Sözleşmesi, bizim de tarafı olduğumuz sözleşmelerden biri olup içindeki Madde 6 Mükerrer 1 ile bir ülkede tescilli olan ve tanınmış marka özelliklerini taşıyan bir markanın Sözleşme’ye taraf diğer ülkelerde haklarının korunmasına ilişkin yasal korumayı sağlamaktadır. Anılan madde;

“Birlik ülkeleri, tescilin yapıldığı ülkenin yetkili makamınca söz konusu ülkede bu sözleşmeden yararlanacağı kabul olunan bir kişiye ait olduğu, aynı veya benzeri mallar için kullanıldığı iyi bilinen tanınmış bir markanın herhangi bir karışıklığa yol açabilecek bir şekilde yeniden reprodüksiyonunu, taklit edilmesini veya aslına yakın bir şekilde değiştirilmesini içeren bir markanın kullanılmasını gerek mevzuat izin verdiği takdirde re’sen gerekse ilgilinin isteği üzerine yasaklamayı ve tescilini reddetmeyi veya iptal etmeyi taahhüt ederler.

Markanın elzem bir bölümünün tanınmış bir markanın reprodüksiyonundan oluşması veya bu tanınmış markayla karıştırılabilecek bir taklitten ibaret olması durumunda da, bu hükümler geçerli olacaktır.” hükmünü amirdir.

Dolayısıyla, tanınmış marka niteliğindeki bir marka ile aynı ve/veya aslına yakın bir benzerliği bulunan markaların sözleşmeye taraf ülkelerde asıl markanın tescili bulunmasa bile tescil edilemeyeceği öngörülmüştür.

IV. SOMUT OLAY İNCELEMESİ

Yazı konusu davada, dünyaca ünlü FC Barcelona’nın yine dünya çapında bilinen Barca (Barça) lakabı ve bu lakaptan doğan markası ile uluslararası ihracat yapan Barca ticari unvanlı şirket karşılıklı taraflardır.

Tarafların iddia ve savunmalarını bir yana bırakacak olursak; iki marka arasında birebir şekilde benzediği izahtan varestedir. Dolayısıyla bu aşamada, yukarıda unsurlarını belirtmiş olduğumuz tanınmış marka mevcudiyeti söz konusudur.

Zira Google’da “barca” kelimesini arattığımızda, ilk sayfada tamamen spor kulübüne ilişkin sonuçlar çıkmaktadır. Bu doğrultuda, bir algoritma tarafından bile “barca” kelimesi FC Barcelona ile özdeşleştirilmiştir. Kaldı ki, söz konusu durum sıradan bir tüketici nazarında daha da iltibas teşkil edebilecektir. Özetle, gelinen noktada sıradan bir tüketici algısında haksız rekabet koşullarının varlığı da tartışmaya açılmalıdır.

V. SONUÇ

Bu yazımızda, FC Barcelona ile Barca Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. arasındaki dava konusunu medyaya yansıdığı kadarıyla ve tarafların iddia ve savunmalarından bağımsız olarak incelemeye çalıştık.

Yukarıda izah ettiğimiz üzere, Barca adını taşıyan marka yönünden FC Barcelona’nın tanınmış markaya sahip olduğu kabul edilmelidir, zira “barca” kelimesi ile anılan spor kulübü dünyanın her yerinde özdeş olarak algılanmaktadır.

Dolayısıyla, taraf olduğumuz Paris Sözleşmesi hükümleri uyarınca somut olayda tüm şartlar mevcut ise kararın FC Barcelona lehine çıkabileceği kanaatindeyiz.

Tanınmış marka ve marka hukuku ile ilgili bilgi ve danışmanlık için İletişim bölümünden bize ulaşabilirsiniz.